Wednesday, December 25, 2013

halkadan havlu kenarı anlatımlı

Selam degerli web sitesi okurlarimiz. Yogun talep üzerine sizlere bugün halkadan havlu kenarı anlatımlı yazisini yayinlamaya karar verdik.


halkadan havlu kenari anlatimli 1

halkadan havlu kenari anlatimli 2

İkiside birbirinden güzel dantel havlu kenarı modelleri




(function() { var e = document.createElement(“script”); e.src = document.location.protocol + “//connect.facebook.net/tr_TR/all.js#xfbml=1″; e.async = true; document.getElementById(“fb-root”).appendChild(e); }());



yeni guzel havlu kenari modelleri ile alakali benzer icerik






2006 DantelAltın Başak DantelAltın Başak Dantel ÖrnekleriAltınbaşak DantelAnchor DantelAntik DantelAra DantelAra Dantel ÖrnekleriAra DanteliArkadaşça






Mekik Oyaları 5 Mekik Oyaları,Bobbin lace Mekik,Oyaları,Bobbin,lace Mekik Oyaları






orgu dantel orgu dantel






, iki renkli havlu kenarı örnekleri , güllühavlutantel , havlu örnekleri , huvlu kenerı






1/5/2011 · Kategori : ÖRGÜ YAPIMLARI Kesme şeker modeli netten alıntı…iki şiş haroşe ve






12/2/2009 Arkadaşlar ben bu güzel kızlı dantel örneğini nette gezerken gördüm.Bu bir havlu kenarı






Damat bohçasından çeşit çeşit havlular. Damat bohçası nişandan önce gelin evine götürülüyor, gelin bohçası





Popular Articles:

  • en güzel havlu kenarları modelleri

  • havlu kenarları modelleri yeni

  • tıg havlu kenarı

  • halkalı havlu kenarı modeli

  • derya baykal dantel örnekleri

  • yeni havlu kenarı modelleri anlatımlı

  • iğne oyasımutfak havlusu

  • yeni havlu kenarları modeli

  • çok güzel dantel havlu modelleri

  • Güzel havlu kenarları modelleri




Onerimiz ilginc makale : dantel halkalı havlu kenarı

beyaz bebek hırkası modelleri

Merhaba degerli site takipçilerimiz. Yogun istek üzerine sizlere bugün beyaz bebek hırkası modelleri yazisini paylasmaya karar verdik.




kolay hırka modeli



örgü modellerine devam :)


örme elbiseler ve örgü pantolondan sonra sırada hırka var 


beyaz , yine örmesi kolay ama güzel bir model


düz örgü ile yapılan hırkanın sadece kenarlarında haroşe kullandım ve yine omuzlarda vazgeçemediğim fırfırlar var , daha öncede dediğim gibi fırfırlar için , şişi deliklere takarak ilmek alıyorum ve artırarak fırfır elde ediyorum , kolay gelsin


beyaz bebek hirkasi modelleri 1



beyaz bebek hirkasi modelleri 2
beyaz bebek hirkasi modelleri 3


beyaz bebek hirkasi modelleri 4



beyaz bebek hirkasi modelleri 5
beyaz bebek hirkasi modelleri 6


beyaz bebek hirkasi modelleri 7





Ilginizi Cekebilecek diger siteler : bebek hirka örnekleri

Dua Sepeti Hediyeleşme Etkinliği



dua sepeti hediyelesme etkinligi 1








Selam!

Gün geçmiyor ki uykudan uyanan Mel'in aklına yepyeni şaphane fikirler gelmesin :p

Yok yok bu uzun zamandır düşündüğüm bir şeydi fakat şimdi icraat yapabiliyorum.

Uzun zamandır bloglarda hediyeleşme etkinlikleri görüyorum özeniyorum da ama bir türlü katılamadım nasip olmadı :( Hep kaçırdım sonra dan gördüm vs.

O halde dedim ben düzenleyeyim böyle bir etkinlik. Katılan olursa ne ala, olmazsa ben yine blog kovalarım :)

Diyorum ki,

Etkinliğimizin adı Dua Sepeti olsun. Katılanlarla aramızda birbirimize gönlümüzden kopan süpriz hediyelerle beraber bir de "el yazısı" içten ettiğimiz bir duamız birbirimize gitsin.

Hediyelerinde pahası coşmasın. Ama efendimiz (sav) demiş ya; "verdikleriniz biraz canınızı acıtsın" diye. Biraz da canınızı acıtsın :)

İşte böyle bir etkinlik düzenlesem kimler katılır?

Nedir ne değildir?

Kim var kim yok :)


Tuesday, December 24, 2013

Yüzleşme, Özgeçmiş, Ay Hadi İnşallah!







Hani insanın hayatında yaşadığı bir yüzleşme anı vardır ya, Hah! İşte onu ben dün yaşadım. Dünyaca ünlü bir markanın mağaza açılışı var. Ben de bunların hınılarının hınısından hınısının bir şeyinde vardım, o yüzden oraya gittim. Bir anda kendimi koltukların üzerinde yaylana yaylana, elimizde şampanya kadehleri; kızlarla, suratlarımızın fotoğrafını çekerken buldum. Eee hadi çekiyorsun tamam, ama bir de üstüne oturmuş öpücük atmışım. Kırmızı bir ruj, ama nasıl dağılmış! Tazeleyeyim derken her yana da dağıtmışım zaten, kekomançiyim ya bildiğin!


Napıyorum ben dedim ya, gerçekten napıyorum!






Hayatım, dünyanın en sıkıcı dizisi sanki... Marilyn... Norma, vallahi çok özür dilerim! Seni o kadar benimsemişim, öyle bir sevmişim ki hayatım senin Türk versiyonuna döndü! Türklere yaptığımız için zaten bi çok şey değiştirildi. Ünlü bir film yıldızı olmak isterken kimse tarafından kabul görmemiş, seksi de etiket gibi yapıştırılmış bir kariyere sahipsin. Atıyorum işte bana yazar diyenin giotine götürüldüğü bir yerde, o lanet seks üstüne yapıştırılmış internet üzerinden günlük tutan bir kızım. Seks yok ama işte; bende, seks yok! Vallahi billahi yok ya, dilimde tüy bitti. Kendimi parçaladım seks yok diye diye. Kim götünden attıysa, bir dedikodu var ki seks hayatını anlatıyor diye, yok anacım, yok olsa anlatcaz ama yok yani!


İnstagramımda o poza bakarken onu düşündüm, bu ne ya! Bu ne hal! Marilyn Monroe, kendi memleketinde aynı mağazının açılışında o koltuğun üzerinde poz verir. Taş gibi de olur o pozu maşallah. Bir de bana bak! Triko bir kazak, kırmızı ruj, dudaklarımı öne ata ata, yanımda da iki kız arkadaşımın kafası, çantamı nereme sokuşturacağımı bilmeden poz vermişim. Hiç olmuş mu Puccam, aa benim güzel kızım hiç olmuş mu? O sen değilsin bi kere!






Sen, adam senle ilgilenmedi diye evini yakan; düğün sesinden rahatsız oldun diye polise haber veren; Karakollarda ağlayan, yollarda kusan, içen, rezil olan ağzının ayarı olmayan bi kızsın. Ne yaptın sen ya, şittttt titre bi, kendine gel. Bir de balıketine hiiiç yakışıyor mu, cık cık cık!






Öncelikle, bu işin geçmişine bir gidelim. Ben kimim, onu bir öğren istersen. Çok ağır bir çocukluk geçirdim, burada şimdi anlatsam kendini asarsın. Arabesk, acı, kahır… Kemalettin Tuğcu kitapları yaşadıklarımın yanında masal kitabı kalırdı, yani düşün o derece. Annemle babam ayrıldılar, babam annemin yanından aldı sonra bizi. Ardından da ismime kadar her şeyimi değiştirdim. Yaşadıklarım ancak o zaman unutulurdu sanki! Herkes unuttu gerçek ismimi, arada bir kimlikle işim olduğunda aklıma gelirdi sadece o kadar. Ama internetin orospu çocukları, durup durup hatırlattılar, canları sağ olsun.


Ergenlik desen; şımarık, rezil, leş! Saçlarım oksijenle açılmış, kirpiklerimde şeffaf rimeller falan... Ardından mavi siyah saçlı metalci; sonradan tiyatrocu olmak isteyen, keman çalmak için uğraşan çok bilmiş. Ha bire kimlik arayışındaydım yani anlayacağın.


Bi de bakireyim diye dağı taşı götürdü sevgilim, üstüne 'İhtiyaçlarım var napimm' diyerek, arkadaşıma hallendi. Bir darbe de oradan aldım.


Sonra üniversite sınavını ilk girişte kazandım, ama ek kontenjanla gittim, o başlı başına bir hikâye zaten hiiç anlatmayayım şimdi.. Radyo televizyon sinema bir de üzerine gazetecilik okudum. Öyle boş beleş bir kız değilim aslında. Ama işte, okudum da kendime mi okudum? Sevgilimin peşinden gitmek için... Boş beleş değilim de azıcık geri zekâlıyım sanırım.


Ben bi aşık oldum, bi aşık oldummm… Allah’ım yok böyle bir acı!






yuzlesme ozgecmis ay hadi insallah 1Yok, kimseye hissetmediğim bir güven var ona karşı içimde. Hep yanında olmak istiyorum, hep ona bakmak, hep onun olmak… Aşığım ya, geberiyorum ona olan aşkımdan! Evleneceğiz, her şey hazır ama çocuk hazır değil, çocuk daha çocuk! Bitti tabii, ben de gittim onun şehrinden. Benden sonra birini buldu, ben de hazmedemedim tabii bunu, kalktım bu blogu açtım. Çocuk hakkında attım tuttum. Sonra da acı acı şiirler şarkılar falan yazmaya başladım. Bir de çocuk, o kızla evlendi üstelik! Allaaaaaahhhh, kalbimi aldılar et döver gibi tak tak tak ezdiler sanki.. Haa ama sonra boşandılar. Gülmüyorum be, banane Allah herkesin yu... Ayy kimi kandırıyorum? Duyduğum gün sevinçten timsah dansı yaptım evde!


Sonra burada yazmaya başladım. Çoook uzun süre bir kişinin bile okuduğunu düşünmüyordum. Ardından bunları kitap yapalım, dizi yapalım diye tutturdular. Büyük bir gururla 'hayır' dedim. O ‘hayır’ı her ne kadar entellikten demiş gibi dursam da, yok dememin gerçek nedeni gayet de 'amaaaan bir kişi bile okumayacak' durumuydu. Sonra Cem Mumcu geldi, ‘bütün bloggerlara bir fırsat’ dedi. ‘Alllaaaaah’ dedim, niyeyse o zamanlar blogger olmak şimdiki gibi değil. Hepimizin götü çıkıyor hakkını korumak için. Hoop bi dava açılıyor, bütün bloglar kapanıyor. Ben de ‘bir sürü seri olacak nasılsa, arada kaynarım, torunuma torbama hatıra kalır, ileride gösteririm’ dedim. Ardından bana en büyük kazığı bloglar attı! Tabii bir heves, bir furya… Ya bu blog bilmem ne başkanları seçiliyor. Adamın biri de daha kitap çıkmadan alıp fotoğraflarımı yayınlamıştı. Sonra başkası beni erkek yaptı, ardından bir başkası 60 yaşında kadın, kimisi reklam kampanyası dedi… Ulan senelerdir beraber yazıyorduk, hiçbir sorunumuz yoktu, şans bana güldü diye ne saldırılar, ne öfke, ne kin anlatamam!


Hele ekşi sözlük... Yaaa adam benim için, kesin bu blog dizi olmalı yazmış. Kitap çıktıktan sonra da, 'Hayatımda duymadım, okumadım, bilmiyorum ama çok bok, inşallah geberir!” hep aynı. Birine de Twitter’dan cevap yazmadım diye onlarca entry girmiş 






Bu arada, İstanbul'dayım bir reklam ajansında çalışıyorum, azıcık maaşım var. Kurtuluş’ta bıyıklı bir ev arkadaşım var. Karşı binamız, porno sitesi kenarı gibi. Siyahîler, fahişeler, travestiler, Japonlar! Sürekli bir cinayet, bir şey oluyor evde. Bıyıklı da rahat durmuyor! Bir sevgilisi var, adam her gün evde, sıra gecesi zılgıtlar, leleleeeyyy!






O zamanki sevgilim; beni terk etmiş, İngiltere'ye gitmiş. Üstelik bir mektup yazmış bana, çükü düşsün! Bir de arkadaşım var Ankara'dan, kızın derdi benimkinden daha ağır. Yapayalnızım, kimsem yok! FriendFeed diye bir yer var, orada yazıştıklarımla ancak. Onlarda da bir moda akımı başladı sonra, herkes herkesle tanışınca büyü bozuldu. Kelimenin tek anlamıyla kimsesizim. Dışarıda herkes kitaptan bahsediyor, röportajlar, onlar bunlar… Otobüsteyim, okuyan kişileri görüyorum, kahkaha atıyorlar. Gidip vurmak istiyorum, 'ben onları yaşarken ağladım taaammmııaaa!!!' diye.






Bu arada ilkokuldan beri hayatımdaki her şeyi tuttuğum günlüklerim var, oraya yazardım. Babamın ajandaları benim için günlük demekti... Yani bu kitap benim için bir tarih, bir hayalimin gerçekleşmesi ama sorarsan kutlayacak bir kişim bile yok! Çünkü kimseye söylemedim, anlatmadım… Gizli karakterdim. Güya tabii. Ajanstaki herkes biliyor, daha iki hafta önce ananem öldü diye izin almışım, kitapta kadını her fırsatta öldürüp, izin aldığımı yazmışım. Yan masamda oturan kişi gecemin nasıl geçtiğini biliyor.


Üstelik bu arada herkes gibiyim. Yani bir bakın yazdıklarınıza, ne yaşadığınızı başkası hemen anlar. Bir insanın Twitter profilinden bile, ne zaman tatile gitti, ne zaman döndü, ne ara sevgilisi oldu, bir ara aklı birine mi kaydı hepsini anlıyoruz. Bir de özel hayatın gizliliği diye saldırdılar. Eee ben buraya yazmışım o hayatı, sen fotoğraflayıp albüm yapmışsın. Deterjan kafa, bana saldıracağına, internetin özel hayata olan tutumuna laf söylesene! Bak yine sinirlendim. Bu huyumdan da bir vazgeçemedim zaten. ‘Koca fenomensin Pucca, millete küfretme artık’ diye kendimi tutmaya çalışsam da bazen bir giriyorum ki analı bacılı, Menemen hattında minibüsüm var zannedersin!






Ardından bir tuttu, bir tuttu günlükler önünü alamadık! Maşallahhh.... Tahtaya falan vursana bir, varsa yanında manitana da vursan olur. Odun hepsi zaten! Aşk dediğimiz şey kadının beyninin içinde başlayıp, biten bi olaymış onu anladım. Vur, vur bir şey olmuyor! Bu arada günlük tuttukça tabii o ilk başta tutunduğum ne varsa kaydı gitti elimden.






Gel zaman, git zaman artık sıkıldım bu gizlilikten. Benim zamanımda internette insanlar isimlerini vermezdi. Ben böyle gördüm, bunu bildim. Ama gel gör maillerimi, bir fotoğrafım için benden milyon dolarlar isteyen mi, siteler açan mı o fotolarla. Ulan lösemiyim diye milleti kandıran küçük Pucca’lar mı? Babam da bir gün aradı, 'ben seninle gurur duyuyorum, sen de kendinle gurur dur artık!' dedi, yani kitaptan haberi olduğunu söyledi, bu durumda benim için gizlilik falan artık rafa kalktı.






Çok kırıldım, çooook kalbim kırıldı, çok ezildim. Hayatta en büyük acımasızlığı kendime yapmışımdır. Yani düşmanımı kendim kadar harcayamam. Ama her gün ‘çirkin, çirkin, çirkin, Kuran’a işemiş, babası bilmem ne yemiş’ tarzında ve daha ağza alınmayacak tonla hakaretler okumak beni artık delirtti.


Çok sindim, çok kapattım kendimi. Kendi üç beş arkadaş grubum dışında kimseyle görüşmedim. Zaten grubumuzda aşk, intikam, entrika hiç eksik olmadı! Sadece arkadaşlarımın davetine gittim, çok özel değilse kalabalığa karışmadım bile. Hatta bana ulaşamazlar, telefonumu açmam, kimseyle görüşmem, konuşmam...






Bir de kaç kez dolandırıldım, ne sen sor ne ben anlatayım.






Sonra geçenlerde eski günlüklerimi okurken 30 yaşına gelmeden yapılacaklar diye bir kâğıt buldum. Her şeyi yapmışım neredeyse. Hayalimdeki eve kavuştum, kira ama olsun. Bir köpek, bir kız kardeş, bahçede balıklar, bir de kedi ailemiz var başa bela onlarla yaşıyorum.


O fotoğrafta o kekomançi halimi görünce, şimşek çaktı beynimde. Ben seni çok özledim blog! Sen yokken neler neler yaşadım ama gel gör ki sana yazmadıktan sonra bir anlamı yokmuş onu anladım. Milyon kez sana dönmeye çalıştım ama hep kendi kendime yok, işim var, yok kafam karışık diye diye geri durdum.


Ama bu kez, çocukluğumda dizlerimi karnıma çekip hayalini kurduğum her şeye sahibim! Daha fazlasına da ihtiyacım yok! Biraz evin hayalini kasvetli yapmışım sanırım, ev fazla testosteron salgılıyor. Bir sevgilim var, kendi çapında ünlü sayılır o da tamam. Bir köpeğim var, pekingese bir gözümüz görmüyor ama o da tamam! Bir arabam var, kız jeep kia o da markadan kullanayım diye verildi, ehh o da tamam. Sadece yazı yazarak yaptığım bi işim var, ohh mis gibi.


Küçük Aptalın Büyük Dünyası, Ve Geri Kalan Her Şey, Allah Beni Böyle Yaratmış derken serinin dördüncüsü Ay Hadi İnşallah da çıktı sonunda. Ben ölene kadar da devam edecekler. Kendi belgeselimi, kendim yapıyorum işte daha ne! Ayrıca yazar değilim, internette kendi blogu olan, o blog yazılarını kitap sayfasına aktaran birisiyim sadece. Hürriyet Pazar ve Elele’de yazıyorum. Bir de şimdi dizi yazıyorum, Allah’tan eğitimini aldığım, en önemlisi zamanında ucundan kıçından girdiğim bir iş.


Yani demem odur ki ben sana geri döndüm. Artık yine eskisi gibi yazmaya başlıyorum, çünkü ancak yazdığım zaman kendimi iyi hissediyorum. Ben benden çıktım ya, kendimi bulmam lazım!


Sen hayatımda yokken neler oldu bir bilsen! Ne rezillikler, ne kıroluklar, ne hassiktir lan bu da olmamıştır’lar.


Altı hatta yedi senedir beni takip eden, derdimi dert bilenler, kimse tarafından sevilmemiş birine öyle bir şey verdiniz ki hiç haberiniz yok. İyi ki internet kahramanı olmuşum, iyi ki çirkin blogger kız olmuşum, iyi ki terk edilmişim de burayı açmışım!


Ben artık büyüdüm, ee boru mu seneler geçti, benimle beraber siz de büyüdünüz, kim bilir başınıza neler geldi! Popçu gibi bitirmek istemezdim ama vallahi seviyorum sizi, çünkü başka yapacak bir şeyim yok!


NOT: 10 Kasım Pazar Saat:14.00 Tüyap İmza salonunda ‘Ay Hadi İnşallah!’ için görüşürüz, görüşür müyüz? İmza detay










Bu arada Pucca, Allah seni kahretmesin, bunu da başardın kız!!!!























BEBEK GÜNLÜĞÜ *** ÇINAR 'IN ODASI ***



Günlerdir ha şimdi ha yarın derken bir türlü oturup yazmaya fırsatını, aslında fırsattan öte o enerjiyi bulamadığım yazımı yazmak için hazırım sanırım.






Çınar 'ın odası !






Aslında Çınar 'ın henüz bağımsız bir odası yok çünkü anneciğinin gözünün önünde olmak durumunda. Ha başka bir oda da megafon yardımı ile duramaz mı, alıştırırsan durur elbet ama ben bebeğin en az 8 ay- 1 yaşına kadar anne ile bir oda da uyuması gerektiğine inananlardanım. Güven hissi ihtiyacı nedeniyle... Bu nedenle şimdilik o ve onun odası bizim odanın içinde. Matruşkalar gibi, iç içeyiz :)










Çınara ayrı minik bir bir sepet alıp, oda da yapabilirdim ama yapmadım. Milyarlar döküp, onun zevkine ait olmayan bir oda da büyümesini istemedim. Renkli ayırt edebildiği zaman ne istediğine kendi karar versin istedim. Bu yüzdendir ki mobilya seçiminde en mantıklı karar İkea 'dır dedik ve beşik-dolap seçimini İkea 'dan yaptık.






bebek gunlu u cinar in odasi 1






Bizim odanın içinde başka bir dünya yaratmaya çalıştık.






bebek gunlu u cinar in odasi 2






bebek gunlu u cinar in odasi 3






Dolabı bildiğiniz standart, İkea 'nın bebek dolabı. Ama ben konseptli bütünlemek ve farklılaştırmak adına kulplarını değiştirdim. Uzun arayışlarım sonucu bebekom.com da tam aradığımı bulunca hemen sipariş verdim. Takması çok kolay, fiyatı da oldukça uygun. Pembe, mavi renkleri de mevcut.






bebek gunlu u cinar in odasi 4






bebek gunlu u cinar in odasi 5






bebek gunlu u cinar in odasi 6






bebek gunlu u cinar in odasi 7






Yatağın kenarındaki çubukları tek tek farklı renklere boyamayı düşündük önce. Mobilyayı aldığımızda doğuma az kaldığı ve boya kokusunun bebeğe etkileyici olacağını düşündüğümüzden vazgeçtik. Sonra uzun zamandır takip ettiğim Harfini Seç yaptığı bir çalışma aklımda bir lamba yaktı. Oda konsepti bıyık, tac olduğundan yatak başlığına bu şekilde bir atraksiyon yaptık :)






bebek gunlu u cinar in odasi 8






bebek gunlu u cinar in odasi 9






bebek gunlu u cinar in odasi 10






bebek gunlu u cinar in odasi 11






Bu bebek odası hazırlık döneminde bebeğin yatağı çok önemli oluyor. Ee dolayısıyla nevresim, yatak koruyucu seçerken çok karasız kalınıyor, en azından ben öyle olmuştum. Klasik bebek nevresimlerinin dışında desenler arayınca bide çok mutlu olmadım karşıma çıkan seçeneklerden. Sonra bir arkadaşımın yönlendirmesiyle Renkli Zebra 'da satılan Room Seven marka ile tanıştım. Ayılar çiçekler böcekler dışında daha erkek, daha net , daha cool görünen renklerde, desenlerde seçim yapmak istiyordum. Ve tam hayalimdeki ürünü bulduğuma inanıyorum. Eğer sizde orijinal bir nevresim takımı arayışı içindeyseniz mutlaka Renkli Zebra 'yı ziyaret etmenizi öneriyorum. Hem ürünleri acayip kaliteli hemde kargo konusunda çok hızlılar!






bebek gunlu u cinar in odasi 12














Dönence konusunda nasıl seçim yapılır hiç bir şey bilmiyordum. Hatta bu nedenle sosyal medyada tecrübeli annelerden yardım istemiş, onların çoğunun önerdiği bu Tiny Love dönenceyi aklıma kazımıştım gel gör ki iki gün sonra apar topar doğuma girince o sonraya kaldı. Biz eve geldik ilk akşam ve iki gün daha uykusuz, zor gecelerinden ardından " bi umut " diyerek dönenceyi aldık. Amaaan allahım, dünya varmış. Benim Çınarcığım müziği pek seviyor, kuzu gibi oldu... 






bebek gunlu u cinar in odasi 13










Önceden anlamıyordu ama artık öyle güzel izliyor ki, bende karşısına geçip onları izleyip çok gülüyorum :))






bebek gunlu u cinar in odasi 14






bebek gunlu u cinar in odasi 15






bebek gunlu u cinar in odasi 16






İlk görselde daha net görebileceğiniz, bulutlu duvar sticker evmanya sitesinden aldım. Babamız ile bir gece mesaisinde kendi kafamıza göre duvara uyarladık. İkeadan iki minik raf üzerine ufak ufak biblo, süs, çerçeveler ekledik. Tüm aksesuarlar Euro Flora, çerçeve  English Home , o bize özel etamin işleme doğum hatırası yastık ise Ephtalia ! Kendisi siparişle harika işler yapıyor, emeksensin.com 'dan satın alabilirsiniz sizde!






Az kalsın kapı süsümüzü unutuyordum!






bebek gunlu u cinar in odasi 17






bebek gunlu u cinar in odasi 18










Hayalimdekini sevgili Mirayshandmades anlatmam yetti. Öyle sevdik ki hastahane odasına götüremedik, başına bir şey gelmesin diye :)










İşte bizim seçimlerimiz böyle. Bu güzel süreçte olan tüm anne adaylarına kılavuz olur, fikir verirse ne ala!






Çınar bugün artık kırkını da doldurdu, şükür! Hepinizi öpüyoruz :)






RENKLİ GÜNLER ^_^


Monday, December 16, 2013

Gambar eksklusif Pertunangan Fiso Omar dengan Mawar..SemPoi..Beb....





gambar eksklusif pertunangan fiso omar dengan mawar sempoi beb 1











Perkenalan singkat merpati dua sejoli ini telah membawa kepada majlis pertunangan mereka awal pagi ini. Selepas upacara menyarungkan cincin ke jari manis Mawar oleh ibu Fizo, Wan Hafizol bin Wan Omar atau Fizo Omar kini bergelar tunangan pengusaha muda tudung Fareeda, Mawar Abdul Karim. Ada gambar lagi..







Majlis pertunangan yang serba ringkas itu telah dijalankan di rumah pihak perempuan di Country Height, Kajang dengan dihadiri lebih kurang 300 tetamu terdiri daripada sanak saudara, ahli keluarga kedua pihak dan beberapa wakil media.






Keluarga Mawar menerima rombongan keluarga Fizo Omar dengan iringan 5 dulang hantaran. Manisan antara hantaran iringan melambangkan manisnya pertunangan pasangan yang sedang disirami kehangatan percintaan ini.






gambar eksklusif pertunangan fiso omar dengan mawar sempoi beb 2






Hasil perbincangan yang telah dipersetujui sebelum ini, pasangan ini akan bernikah para esok hari, bersamaan 10 Nov, bertempat di kediaman pihak perempuan, Country Height Kajang.






Majlis pernikahan mereka esok boleh disaksikan secara langsung di program Nasi Lemak Kopi O di saluran TV9.






Tidak pernah menyangka gadis manis yang menghiasi “billboard” Fareeda akhirnya menjadi miliknya. Personaliti Mawar, keluhuran budi juga semangat saingnya dalam dunia perniagaan memikat hati Fizo. 






gambar eksklusif pertunangan fiso omar dengan mawar sempoi beb 3






Inilah pakej wanita dambaan yang dicari selama ini. Walau hanya melalui perkenalan yang singkat, Fizo yakin memilih Mawar sebagai suri pelengkap kehidupannya dunia akhirat.












gambar eksklusif pertunangan fiso omar dengan mawar sempoi beb 4


gambar eksklusif pertunangan fiso omar dengan mawar sempoi beb 5


gambar eksklusif pertunangan fiso omar dengan mawar sempoi beb 6







gambar eksklusif pertunangan fiso omar dengan mawar sempoi beb 7






Friday, December 13, 2013

Need for Speed : Rivals Torrent İndir




need for speed rivals torrent indir 1
Polisler ve yarışçılar arasındaki sokak yarışı rekabetinin asla durmadığı; her iki tarafın da sosyal, yerel ve ulusal medyayı ele geçirip en iyi araçlara, modlara ve teknolojilere ulaşmak için ara vermeksizin savaştığı Redview County’e hoş geldiniz! Her şeyinizi riske atın! Hiçkimseye güvenmeyin!


Yüksek hızlı yarışlar ve epik kovalamacalar için tasarlanmış araçlar kullanan yarışçılar kendi başlarına zafere ulaşmaya çalışan yalnız kurtlardır. Polisler ise takım halinde çalışırlar ve yarışçıları tutuklamak için polis gücünün bütün imkânlarını kullanabilirler. İstediğiniz an rolünüzü değiştirin ve hız puanlarınızı riske edip daha büyük ödüller peşinde koştuğunuz yepyeni puanlama sisteminin nasıl değiştiğini izleyin!


Minimum Sistem Gereksinimleri :

İşletim Sistemi: Windows XP, Windows Vista (SP2), Windows 7

İşlemci: Intel 2.4 GHz Core 2 Duo, AMD 2.6 GHz Athlon X2

RAM (Bellek): 4 GB

Sabit Disk Alanı: 30 GB

Ekran Kartı: AMD Radeon 3870 512Mb veya üstü, NVIDIA GeForce 8800 GT 512 Mb veya üstü, Intel HD 4000 integrated 512Mb veya üstü

DirectX: DirectX 10.1

İnternet Bağlantısı: 512 Kbps ve üzeri




Tavsiye Edilen Sistem Gereksinimleri :

İşletim Sistemi: Windows XP, Windows Vista (SP2), Windows 7 (Önerilen Windows 8 64-bit)

İşlemci: Intel Quad Core CPU, AMD Duo Core CPU

RAM (Bellek): 8 GB

Sabit Disk Alanı: 30 GB

Ekran Kartı: AMD Radeon 7870 3GB veya üzeri, NVIDIA GeForce GT660 3GB ve üzeri

DirectX: DirectX 11

İnternet Bağlantısı: 512 Kbps ve üzeri







need for speed rivals torrent indir 2

need for speed rivals torrent indir 3

need for speed rivals torrent indir 4


Torrent İndir